Bir
yerlerden bir şeyler türetip, uydurup bir yerleri kışkırtmaya ve
karıştırmaya ne denli meraklısınız anladıkda, Ya Hu El-İnsaf be kardeşim
!.
28.01.2012 tarihli Sözcü Gazetesinin sürmanşetine göre neymiş efendim ; AK Parti Van Milletvekili Gülşen Orhan BDP
li Vekil gibi konuşmuşmuş. Tabi ya ne demezsiniz. Aynen öyle
konuşmuştur. Helal olsun size ki bunu şıp diye anlamışsınız ve hatta
keşfetmişsiniz. Öyle şahanesiniz ve öyle usta bir gözlem ve yorum
yeteneğiniz var ki bundan bizleri de istifade ettirdiniz. Sağolunuz
varolunuz iyi ki varsınız.
İyi ki
varsınız da, sayenizde memleketteki tüm kargalar bir anda coşkuyla
gülüverdiler. Umarım siz de duyabilmişsinizdir size kahkahalarla gülen
kargaları ?
Gidin
be kardeşim ! Siz bu milleti bu kadar aptal mı sanıyorsunuz ? Kulağınıza
yalan yanlış, hele de basına kapalı bir toplantıdan her nasılsa
fısıldanmış bazı sözleri, bir insan evladı bu denli art niyetli ve
büsbütün çarpıtarak mı topluma yansıtır ? Bu mudur gazetecilik ? Bu
mudur hakkaniyet ?
Gazetenize
manşetlik bir yazı kaleme alıyorsunuz, yazmadan önce insan gazetecilik
gereği manşetinize konu olan sözlerle ilgili milletvekiline ulaşıp,
kulağınıza fısıldanan o cümleleri önce bir doğrulatmaz mı ? Örneğin ben
bu makaleyi kaleme almadan önce, sizin o tuhaf manşetinizi okuduktan
hemen sonra gayet de kolaylıkla kendisine ulaşarak konuyu kendisine
detaylı sordum ve öyle kaleme aldım.
Yapmayın be kardeşim ! Bu millet artık yutmuyor bu tarz kışkırtmaları, yeter vazgeçin artık şu Atatürk ve Cumhuriyet kelimesini duyduğunuz anda otomatik bir refleks ile acaba neresinden tutsam da kendime bir pay çıkarsam zihniyetinden.
Haa
dikkat çekici diğer bir husus da, Kürt Meselesini bir şekilde analiz
etmeye kalkışan kim olursa olsun hemen ya ulusalcı zihniyetin yada terör
örgütü yandaşlarının boy hedefi oluveriyor. Neden acaba ? Yoksa bu
durum, o meseleyi ben ürettim ve sadece ben analiz ederim, sadece ben
yorumlayabilirim şartlı refleksi ve bencilliğimidir ?
Bakınız güzel kardeşim, sizin BDP'
li gibi konuştu diyerek, besbelli ki bilmeden tanımadan bol keseden
atarak ve sözüm ona Başbakana şikayette çalıştığınız Sayın Gülşen Orhan,
Van gibi siyasi ve sosyal dengeleri oldukça hassas bir bölgede, siyasi
rakibi olan BDP'ye karşı seçim bölgesinde siyasi mücadelesini vererek
gelmiş birisidir.
Dolayısıyla
sizin maksatlı olarak oluşturmaya çalıştığınız bir durum söz konusu
değildir. Sürmanşetinizin tamamen çarpıtma ve ifade ettiklerinizle
ilgili tüm alakasızlığına rağmen, şu da bilinmelidir ki, zaman zaman
rakip olsalarda bazı partilerin birtakım konularda aynı söylemleri
kullanmaları gayet olası ve bilindik bir durumdur.
Referandum ve Milletvekilliği
seçim süreçlerinde bazı çevrelerden onlarca tehdit almıştır. Çeşitli
akıl almaz kara propagandalara uğramış, ancak tüm bu zorluklara karşı
yılmamış ve inandığı mücadelesine devam ederek Vanlı seçmenlerinin oyunu
alarak TBMM'ye hakkı ile gelmiş bir vekildir.
Atılan
kuru iftiranın vicdani sorumluluğu gibi konulara burada değinmeye zaten
gerek yok, çünkü o manşeti atabilen zihniyetin bunu pek anlayabileceğini
düşünmüyorum ama, hiç değilse o ilk bakışta harflerin büyüklüğünden
dolayı ''koskoca'' duran ve ama manşetin devamına baktığınızda, sadece üç beş satır iftiradan ibaret ''içi bomboş akla ziyan'' bir sürmanşet için harcadığınız o gazete kağıdına da mürekkebe de yazık be kardeşim.
31 Ocak 2012
Twitter : @cngzkync