20 Mayıs 2011

Ak Parti YÜKÜMLÜDÜR !

Ben senin gibi hükümetten yana değilim, ben muhalifim, yandaş değilim diyerek kabadayı bir duruşa gerek yok. Ortada kim ne dersin yaklaşık sekiz yıldır sandıkların şampiyonu  ve bir anlamda çoğu gönüllerin şampiyonu olmuş bir Ak Parti gerçeği var.
Normal koşullarda , merkez sol parti olan CHP’ nin temel politikalarında olması gereken ve yıllarca sadece sözde duyduğumuz; ‘’özgürlükler, sivilleşme, demokratikleşme’’ ve dolayısıyla ‘’normalleşme’’ adına sol siyasetin vaad edebileceği hemen her konu, merkez sağı şu anda halkın teveccühü ile temsil eden Ak Parti tarafından hemen hemen realize edilmiş durumda.  
Elbette her şey tastamam değil. En tamam olmayan ve hayati önem taşıyan konu olan Anayasa değişikliği ise halen beklemede.
A.Turan Alkan’ın geçen akşam izleyici olarak katıldiğim söyleşisinde sarf ettiği şu söze katılmamak mümkün değil..: ‘’Siyaseten bu günlerde siyasi fikirler çarpışmıyor, insanların hayat tarzları ve dünya görüşü sandıkları şeyler çarpışıyor ve bunlar hangi siyasi partide kendileri için görünür hale gelirse, insanımız gidip bu partilere oy verecek. Politikalar felsefeler programlar çarpışamıyor ve aslına bakarsanız sağlıksız bir siyaset doğuyor’’.
Seçmenler; darbeler ve yakın zamana kadar ‘’Ergenekon’’ başlığı altında toplanabilecek bazı darbe girişimleri sonrasında, adeta deprem sonrası panik anında, güvenli bir yer arayan çaresiz insan misali kendine sığınacak bir yer arıyor.
Deprem sonralarında yaşanan panik haline benzer durum henüz devam ediyor ve maalesef henüz tam anlamıyla normalleşemedik. Önümüzdeki dönemin siyasi tarihimiz açısından oldukça önemli olacağı kanaatindeyim.
Bu dönemi kasetsiz, sivil iradeyi tüm kurumlarda hakim kılarak, çeteci ve cuntacılardan tamamen arınarak, gürültüsüz patırtısız, birbirimizin kimyasını bozmadan, geçirebilirsek ve elbette tamamen YENİ ve SİVİL ANAYASA üretmeyi başarabilirsek, ülkemiz siyaseti büyük oranda yerine oturacaktır.
Ak Parti gerçeği, varlığını korumak ve kendisine gösterilen teveccühün hakkını vermek adına yeni dönemde,  en önemli ülke meselesi olarak gördüğüm ve diğer bir çok meseleyi kökünden kalıcı olarak çözebilecek yeni ve sivil anayasayı, tüm kesimlerin ortak paydası olacak şekilde oluşturmalıdır.
Ak Parti , ‘’Çıraklık ve Kalfalık’’ dönemi eserlerine ilaveten, ’’Ustalık Dönemi’’ adını verdiği yeni dönemde ‘’Yeni ve Sivil Anayasa’’ ile en kalıcı eseri yapmakla YÜKÜMLÜDÜR.

20 Mayıs 2011
Twitter : @cngz_kync

15 Mayıs 2011

SÖYLEŞİ : HAS Parti İstanbul Mv.Adayı Prof.Dr.MEHMET BEKAROĞLU


Bugünkü Konuğum , şu anda Has Parti Genel Başkan Yardımcılığı  görevini yürütmekte olan ve yeni yürütme döneminde partisinin İstanbul 1.Bölge Milletvekili adayı olan Sayın Prof.Dr.Mehmet Bekaroğlu.  Bekaroğlu ile kendisini daha yakından tanımak ve gündemdeki meseleler  hakkında söyleştik. Paylaştığı tüm bilgi ve açıklamalar nedeniyle kendisine çok teşekkür ediyorum.

-Sayın Bekaroğlu, Prof.Dr. Ünvanınınızı İçerik Olarak Bize Anlatırmsıınız  ?
Psikiyatri uzmanıyım. 1989 yılında doçent, 1996’da profesör oldum. KTÜ Tıp Fakültesinde uzun yıllar çalıştım.
-Siyasi Hayatınız Tam Olarak Nasıl başladı ? Siyasi Geçmişinizden Kısaca Bahsedermisiniz ?
1998 yılında Fazilet Partisi Genel Başkanı Sayın Recai Kutan’a danışmanlık yapmaya başladım. 1999 seçimlerinde Rize’den milletvekili seçilerek aktif siyasete girdim. 28 Şubat günleriydi. Niçin şöyle yapıyorlar, niçin böyle yapmıyorlar derken bir anda kendimi siyasetin içinde buldum. Doğrusu önceden hiç böyle bir şeyi planlamamıştım.
-Merhum Erbakan İle İlk Tanışmanızı Paylaşırmısınız Bizlerle ?
Merhum Erbakan’ı daha lise öğrencisi iken Milli Nizam Partisi’nin kuruluşu için Ankara’da yapılan bir salon toplantısında dinledim. Sonra MSP döneminde ilçemize geldi. O zamanlar pek parti ile ilgilenmiyordum. Daha çok Necip Fazıl ve Sezai Karkoç’u okuyan bir gençtim. İlçede Hoca’nın yanında kimse yoktu. Ben gittim, oturduk konuştuk. Beni etkiledi ama yine siyasetten uzak durdum.
-Milli Görüş Ü Kısaca Bizlere Nasıl İfade Edebilirsiniz ? Has Parti Milli Görüş Çizgisini Koruyor Mu , Yoksa Yeni Bir Çizgi Mi Vaad Ediyor Seçmenlere ?
Bana kalırsa Milli Görüş’ün iki farklı anlamı var. Biri Erbakan Hoca’nın kurduğu siyasi akım; “İslam” demek yasak olduğu için Milli Görüş demiş. İkincisi, daha geniş anlam içerir. Hoca da “Milli Görüş, Fatih’in görüşüdür” diyerek gönderme yaptığı Batılılaşmaya karşı yerelliği savunan, medeniyet iddiası taşıyan düşünsel-siyasi akım. Biz Has Parti olarak soğuk savaş döneminde biraz da el yordamı ile kurulan dil ile yol alınmayacağını düşünüyoruz. Ama medeniyet iddiası açısından “Milli Görüşçü” sayılırız. Genel Başkanımız Kurtulmuş, Alparslan’ın 1071’de yaptığı Anadolu’yu özgürleştirme idi diyerek Has Parti’nin Milli Görüşçülüğünü özetlemiştir. Biz özgürlükçü ve adaletçi bir İslam okuması yapıyoruz. İnsanların eşitliğini temel ilke olarak alıyoruz; sadece haklarda eşitlik değil, nimetlerin paylaşımında da eşit ortaklık.
-Sizi Bir Dönem Sayın Ertuğrul Günay İle ‘’Müslüman Sol’’ Adlı Bir Çalışma İle Hatırlıyorum, Bize Bu Çalışmadan Biraz Bahsedermisiniz?
Ankara’da Siyasal Düşünce Platformu adı altında bir çalışmamız vardı. Farklı siyasi görüşlerden gelen insanlar bir araya geliyordu. Kimlik siyaseti yerine değer siyasetini konuşuyorduk. İlk defa Ahmet Hakan, İslami ve sol görüşten gelen kimliklerimizden hareketle “Müslüman Sol” diye bir yazı yazdı. Bana göre bu adlandırma sorunlu, ben hiç böyle bir adlandırmayı kulanmadım.
-Sayın Ertuğrul Günay’ın Ak Parti’ye Katılması İle Bu Çalışmalarınız Yarım Kaldı Diyebilirmiyiz? Bu Fikri Halen Koruyormusunuz ?
Bir siyasi parti kurmaya henüz karar vermemiştik ama bir siyasi beyanname yayınlamıştık. Elbette Sayın Günay AK Parti’ye katılmakla hareketten ayrılmış oldu. Ama ben diğer arkadaşlarımla çalışmalara devam ettim. Bugün Has Parti içinde de yaptığım şey bundan farklı değil. Özgürlükçü ve adaletçi yeni bir siyasi çizgi.
-Saadet Partisinden İstanbul Belediye Başkan Adayı Olmuştunuz, Sonrasında İse Saadet Partisi İle Yollarınızı Ayrıdıgınızı Görüyoruz, Saadet Partisi’nden Ayrılmanızda Yerel Seçimlerde Belediye Başkanı Olamamanızın Bir Etkisi Oldu Mu? Bununla Birlikte Bize Saadet Partisi Nden Has Parti’ye Geçiş Sürecinizi Aktarabilirmisiniz ?
Ben Saadet Partisi’nden 1994 yılında ayrıldım. O zaman “Tüm enerjimizi lideri kurtarmak için harcıyoruz, ne lideri kurtarabildik ne de yeni bir siyaset kurabildik” demiştim. Sonra Sayın Kurtulmuş genel başkan olunca beni siyasete davet etti, İstanbul Büyükşehir adayı oldum. Seçimden sonra mesleğime devam ettim, aktif siyaseti kenardan izledim. Har Parti’yi ise Numan Kurtulmuş ve diğer arkadaşlarla, uzun tartışmalardan sonra kurduk. Burada yeni bir siyaset dili inşa etmeye çalışıyoruz.
-F Tipi Cezaevlerinde Siyasi Tutuklulara Yönelik İnsanlık Dışı Uygulamalara Ve Hayata Dönüş Operasyonu'na Karşı Verilen İnsan Hakları Mücadelesinde Aktif Olarak Yer Aldınız, Cezaevlerinde Yaşanan Ölümlerin Durdurulması İçin Yoğun Çaba Sarfettiniz, Bu Çabalarınız Sonuç Verdi Diyebilirmisiniz?
Bilindiği gibi ölümleri durduramadık. Sözde “hayata dönüş operasyonu” hepimizi ezdi geçti. Bana göre hiçbir samimi gayret boşa gitmez. Ben ötekinin hakkını savunmak için ayağa kalktım. Bu doğru bir şeydi. Sanıyorum, herkes bu gayretten bir şeyler aldı. Artık Türkiye’de herkes ötekinin hakkı için risk alabiliyor.
-Doğu Konferansı Adlı Harekette Yer Aldınız, Bize Bu Hareketin Çalışma Ve Amaçlarından Bahsedermisiniz?
Doğu Konferansı, 2003 yılında Irak’ın işgal tehdidi altında olduğu günlerde farklı siyasi görüşlerden gelen bir grup Türkiyeli aydın tarafından kurulmuştur. Amaç, işgale karşı salon ve meydan toplantılarını aşıp olup bitenlerin anlamını tartışmak, işgal tehdidi altında olan toprakları ve insanları tanımak, o insanlarla ortak platformlar kurmaktı. Bunu yaptık, Suriye’ye, Lübnan’a, Mısır’a, Ürdün’e, Ermenistan’a, İran’a gittik. Oralarda farklı kesimlerden insanlarla görüştük, ortak toplantılar yaptık. İstanbul’da Doğu Konferansı İstanbul Buluşması adı altında, 30 ülkeden gelen 150 aydınla bir toplantı yaptık, bir ortak bildiri yayınladık. Bu toplantıları diğer ülkelerde tekrarladık. Bu girişim, Türkiyeli aydınların ilk Doğu seferdir, Doğu’ya ilk yönelişidir. Yani bir tür eksen kayması!
-Doğudan Adlı Bir Derginin De Sahibisiniz Ve Yeni Harman Adlı Bir Başka Dergide De Makaleleriniz Yayınlanmaktaydı. Bildiğim Kadarıyla Siz Rize 1954 Doğumlusunuz, Ancak Bir Karadenizli Olarak Doğu İle Bu Denli Yakından İlgili Olmanızı Takdirle Karşılamakla Birlikte Bir Nebze De Olsa Sıradışı, Bizlerle Doğu Konusundaki Bu Yakın İlginizin Nedenlerini Paylaşırmısınız ?
Türkiye’nin Doğusuna ilgim eşit yurttaşlık temelinde Türkler ve Kürtlerin gönüllü birlikteliğini savunmamadandır. Kürtlerin kimliğinin inkar edilmesi ve onların asimile edilmeye çalışılması zulümdür. Türkiye herkesin kendi kimliği ila eşit ortak olacağı bir ülke olmalıdır. İslam coğrafyasına yönelimim, anti-emperyalist olmamım sonucu. Doğu Konferansı ve yayın organı Doğudan dergisi, Ortadoğu’da olup bitenleri, baskı rejimleri ve emperyalizme karşı, demokrasi, özgürlükler ve bölge halklarının kendi zenginliklerine sahip çıkmasını öne çıkararak anlamaya çalışmaktadır.
- Sayın Bekaroğlu, Hepimizce Bilindiği Üzere Bazı ETÖ Sanıklarının CHP Ve MHP’den Aday  Oldu Bu Durumu Nasıl Değerlendirmektesiniz ?
CHP ve MHP’nin ideolojik yönelimlerini ve Ergenekon dediğimiz yapı ile bağlantılarını ortaya koyar. Siyaseten ise Ak Parti’nin ekmeğine yağ sürere.
-Devam Eden Etö Davası Sizce Türk Siyasi Ve Toplumsal Hayatına Nasıl Bir Etki Yaratmaktadır ?
Bu dava sağlıklı bir şekilde sürdürülebilir ve sonuçlandırılabilirse Türkiye’de demokrasinin gelişmesi ve yerleşmesine katkı sağlar. Bunun için bu dava üzerinden siyaset yapılmamalı, usul yasa ve kurallarına tam uyularak dava zedelenmemeli, dava tüm muhalifleri sindirme aracı olarak kullanılmamalı.
-Sizden Birer Cümle İle Bazı Önemli İsimleri Değerlendirmenizi Rica Edeceğim.
-Merhum Turgut Özal ? Easasen Türkiye’yi neo-liberal soygun düzenine açan liderdir.
-Merhum Alparslan Türkeş ? İnsanların Ademin çocukları olarak eşitliğine inanırım. Milliyetçilikleri sorunlu bulurum.
-Merhum Bülent Ecevit ? Dürüst bir lider.  70’li yıllardaki “insanca hakça bir düzen” söylemi önemli. Ancak 28 Şubat’la işbirliği yapması unutulmayacak.
-Sayın Kenan Evren ?  Ne desemki..
-Sayın Süleyman Demirel ? Türkiye sağcılığının zirvesi, bu ülkeye 40 yıl kaybettiren adam.
-Sayın Deniz Baykal ? Böyle gitmemeliydi.
-Sayın Recep Tayyip Erdoğan? Tekebbürü giderek tırmanıyor, yeni boğazlar açan adam olacak.

-Twitter Ve Diğer Sosyal Medya Araçlarının Siyasetçiye Fayda Sağladığını Düşünüyormusunuz? İzlediğimiz Kadarıyla Oldukça Aktif Bir Twitter Ve Facebook Kullanıcısısınız, Twitter Ve Facebook Un Faydalarını Bizlere Nasıl İfade Edebilirsiniz?
Sosyal medya önemli bir alan. Öncelikle eşitliği mümkün kılıyor; herkes düşüncesini açıklayabiliyor.
-Has Parti Olarak Sizler Seçim Barajı İle İlgili Olarak Mevcut Durumu Nasıl Değerlendirmektesiniz ?
Adaletsiz; seçimi “serbest” olmaktan çıkaran 12 Eylül kuralı. Seçim barajı kalkmadan tam temsili demokrasi mümkün değil.
-Seçimlerle İlgili Olarak Partinizin Ve En Ciddi Rakibiniz Olan Ak Parti, CHP Ve MHP’nin Oy Oranları Hakkında Tahmininizi Alabilirmiyim ? Nasıl Bir Oy Oranı Partiniz Açısından Başarı Ve Hangi Oy Oranı Başarısızlık Olacaktır ?
Ak Parti, CHP ve MHP’nin oy oranlarını medyadan sürekli olarak okuyoruz. Araştırma kuruluşlarının yayınladığı anketler 12 Haziran’ı ne kadar gösteriyor, bunu bilmeme mümkün değil. Ancak Ak Parti’nin % 40 civarında oy alacağını sanıyorum. Bunu saha çalışmalarından çıkarıyorum. İnsanlar artık AK Parti’yi savunamıyor, muhafazakâr seçmenin bir kısmı da homurdanmaya başladı. Has Parti’nin yeni bir parti olarak kuruluşunu anlamlı kılacak bir sonuç alacağını düşünüyorum. Yani bizi ileriye taşıyacak, Has Parti’yi Türkiye siyasetinin yarınında önemli bir aktör yapacak bir oran.
-Saadet Partisi Kadroları İle Yakın Arkadaşlıklarınız Bulunmakta, Has Parti Nin Kurulması Sürecinde Bu Arkadaşlıklarınızda Kırgınlıklar Oluştu Mu? Has Parti Li Kadrolar İle Saadet Partili Kadrolar Arasında Bir Küskünlük Kavga Ve Kırgınlık Var Diyebilirmiyiz?
Bu tip ayrılışlarda böyle şeyler hep olur. Bizde de oldu. Ben, Numan Kurtulmuş’un Saadet’ten ayrılmasının doğru olduğunu düşünüyorum. Şimdi olanlara bakıyorum da Hoca’dan sonra daha büyük sıkıntılar yaşanabilirdi diyorum. Ayrıca Saadet yapısı ve toplumdaki izlenimi ile belli bir yere kadar gidilebilirdi. Şimdi Türkiye seçmeninin büyük bir bölümü Has Parti’ye oy verebilirim diyor. Yani Türkiye siyasetinde alternatif bir lider ve parti var.
-MHP Nin Baraj Altında Kalma İhtimali Çok Konuşuluyor, Sizin Görüşleriniz Bu Konuda Nedir ? Size Göre De Böyle Bir Riski Varmıdır MHP Nin ?
Bu kaset furyası nereye kadar gider bilemiyorum. Elbette MHP’nin baraj altı kalma riski var. Esasen bunun Türkiye’nin geleceği açısından anlamını konuşmak lazım. Evet, Bahçeli çok sert şeyler söylüyor ama bir kesimi sokaktan uzak tuttuğu da bir gerçek.
-Has Parti Önümüzdeki Günlerde Gerçekleşecek 2011 Seçimlerinde Her Hangi Bir Siyasi Parti İle Seçim İttifakı Halindemidir ?
Hayır seçimde işbirliği yaptığımız bir parti yok ama seçime girmeyen bazı partilerin seçmeninin Has Parti’ye yöneleceğini düşünüyorum. Mesela; bağımsız adayların olmadığı yerlerde Kürt seçmenin Has Parti’ye oy vereceği kanaatindeyim.
-Sayın Devlet Bahçeli’nin , Sayın Fetullah Gülen Hakkında Yaptığı Ve Çok Konuşulan Açıklamaları İle İlgili Olarak Görüşlerinizi Alabilirmiyim? Siz Fetullah Gülen Hareketini Nasıl Değerlendirmektesiniz ?
Fethullah Gülen hareketini dikkatle izliyorum, spekülasyonları anlamaya çalışıyorum. Bahçeli’nin dedikleri kendine ama ben bir dini cemaatin bu kadar spekülasyona konu edilmesini doğru bulmuyorum. Bu her şeyden önce bu cemaate zarar verir.
-Sayın Bekaroğlu, YSK Kararlarını Hukuki Buluyormusunuz ? Değerlendirmelerinizi Paylaşırmısınız ?
Burada hukukiliğin bir anlamı kalmamıştır. Yaptıkları kanunlara uygun idiyse sonra niçin geri adım attılar, niçin kanunları çiğnediler. Değildiyse niçin bu kararı vererek Türkiye’yi ayağa kaldırdılar. Bana kalırsa YSH çok kötü bir sınav verdi, güvenilirliğini ortadan kaldırdı. Bir çok sebep var ama sadece bu YSK’nin kontrolünde yapılacak seçimler güvenli değildir. Esasen bu insanların çoktan istifa etmeleri gerekirdi.
-YSK Kararı Değişmeseydi Sizce Seçim Sonuçlarını Nasıl Etkiler Di ? Karardan Bir Anlamda Dönülmesini Nasıl Yorumluyorsunuz ? YSK Kararlşarı Protestolarında Ölen Ve Yaralanan Vatandaşlarımız Oldu, Karardan Dönülmesi YSK Yı Tüm Bu Olup Bitenler Konusunda Aklar Mı
Hayır, tam tersi, karar da, karardan dönülmesi de YSK’nin meşruiyetini zedelemiştir. Ölen gencin hesabı ise ortada duruyor. YSK ve diğer vesayet kurumlarının böyle kararları dolayısıyla binlerce insan öldü bu ülkede, bütün bu insanları hesapları ortada duruyor. Türkiye Kürt sorununa eşit yurttaşlık temelinde adil ve kalıcı bir çözüm bulamazsa daha çok insanın hesabı ortada kalacak.
-Ak Parti Demokratik Açılım Çalışmalarında  Sizce Başarılı Olabildi Mi ? Şu Ana Kadar Gelinen Süreci Nasıl Değerlendiriyorsunuz ?
AK Parti ve Sayın Erdoğan maalesef bu süreci yönetemedi. Başarı şöyle dursun beklentileri yükseltip gerekli adımları atmadığı için sorunu daha içinden çıkılamaz hale getirdiler. Şimdi ise Sayın Başbakan “Kürt sorunu yok” diyor. Anlaşılır gibi değil, ne yapıyor Başbakan? Eğer MHP’yi baraj altı bırakıp cumhurbaşkanlığının/başkanlığını yolunu açmaya çalışıyorsa, çok tehlikeli bir şekilde ateşle oynuyor, Türkiye’yi de, kendisini de, hepimizi de yakabilir.
-Sizce Mecliste Başörtülü Milletvekili Olabilmeli Midir ? Has Parti Bu Sorunu Yeni Yürütme Döneminde Çözebilmek Adına Ne Gibi Tedbirler Ve Girişimlerde Bulunacak ?
TSK’nin darbecilikle suçlanan onlarca generalini hapse attıran, Silivri’de mahkemenin kararından sonra kapıları kapatıp 163 üst rütbeli subayı cezaevlerine gönderen iradenin başörtülü milletvekili sorununu çözememesi inandırıcı değil. Ortada hiçbir mazeret kalmamıştır, Ak Parti’nin artık mağduru oynaması inandırıcı değildir.
Umarım Has Partili kadın adaylar milletvekili seçilirler. Biz, hiçbir kimsenin yaşam tarzı ve kıyafeti dolayısıyla hiçbir haktan mahrum edilemeyeceğine inanıyoruz. Kadınların seçilme, eğitim ve çalşıma hakkı asla kısıtlanamaz.
-Sizin Kişisel Ve Parti Olarak Nükleer Santraller Kurulması Konusunda Görülerinizi Alabilirmiyim ?
Mehmet Bekaroğlu’da Has Parti’de nükleer santrallere karşıdır. Has Parti iktidarında böyle bir şey asla yapılmayacaktır. Hata payı kitlesel ölümler ve kalıcı hastalıklar olan bir teknoloji kabul edilemez.
-Bazı Kaynaklarda Global Isınma Ve Ozon Tabakasındaki Problemin Bu Hızla Gitmesi Sonucunda Yaklaşık Elli Yıllık Bir Projeksiyonda, Kuzey Amerika Kıtasında Çölleşme Beklendiği Belirtiliyor. Bu Durumda O Bölgede Bulunan Kanada Ve ABD Nin Gelecek Planlarında ‘’Yeni Biryurt’’ Arayışı Söz Konusu Olabilir Mi?  Bir Süper Gücün Yeni Bir Vatan Toprağı Arama Gereği Duyduğunu Varsayarsak , ABD Veya Benzeri Bir Ülke Bölge Yeni Yerleşim Yeri Olarak Kendine Enerji Kaynaklarının Oldugu Bir Bölgeyi Mi Seçer ? ABD Nin Ortadoğu İle Bu Denli İlgili Olmasının Ardındaki Gerçekliklerden Biri Olarak Bunu Da Görebilirmiyiz ?
Küresel ısınmanı olumsuz sonuçları için yüzlerce yıllık bir zaman gerekmeyeceği açık. Amerika kıtası batar mı bilemiyorum ama Amerikan sistemi batıyor. ABD’nin bölgedeki etkinlikleri, İslam coğrafyasını küresel kapitalizme eklemleme gayretleri ortada. Gelip yerleşir mi, bilemiyorum ama iliklerimize kadar bizi sömürdüğünü biliyorum.
-Sayın Bekaroğlu , Ülkemiz Gıda Üretiminde Kendi Kendine Yeten Ülkeler Arasında İken, Şimdilerde Gıda Maddeleri İthal Eden Bir Durumdayız, Hem Bu Durumu Hem De Dünya Genelinde Artmakta Olan Gıda Fiyatları Hakkında Değerlendirmelerinizi Bizimle Paylaşırmısınız ? Tarım Ve Hayvancılık Politikanızı Aktarabilirmisiniz ?
Sadece Türkiye için değil bizim gibi olan birçok ülke için tehlike çanları çalıyor. Özellikle, Kemal Derviş’in başlattığı ve Tayip Erdoğan’ın harfiyen uyguladığı ekonomik politikalar Türkiye’nin tarım ve hayvancılığını felç etmiştir.
-Ak Parti İle Has Parti Yi Birbirinden Ayıran En Temel Özellikler Nelerdir ?
Biz devletin tahakküm ve birikim aracı olarak kullanılmasına karşı çıkıyoruz, Ak Parti ise devleti tahakküm ve birikim aracı olarak kullanıyor. Bir “adalet” diyoruz Ak Parti “kalkınma” diyor.
-Kürt Vatandaşlarımızla İlgili Ve Doğu-Güneydoğu Bölgesi İle İlgili Olarak Çözüm Önerilerinizi Alabilirmiyim ?
Kürt sorunu temelde dil sorunudur. Eğitim dahil Kürtçenin önündeki engeller kaldırılması çok önemli. Tabi yaşanan bunca kayıp ve hak ihlalleri var. Ciddi bir sosyal ve ekonomik onarım programına ihtiyaç var. Bir başka konu da insanların kendilerini yönetmeleridir. Bunun için de ademi merkeziyetçi bir yönetim biçimi öneriyoruz.
-28 Şubat Hakkındaki Değerlendirmelerinizi Paylaşırmısınız Bizimle ?
Askeri müdahaledir; çok postmodern haksızlıklar, baskılar yapıldı, insanlar çok acı çekti.
-Askerlik Siteminin Yeniden Yapılandırılması İle İlgili Görüş Ve Önerileriniz Var Mıdır? TSK Nın Mevcut Yapısında Aksayan Yönler Var Mıdır? Nelerdir ? Çözüm Önerileriniz İle Birlikte Paylaşırmısınız ?
Bir ülkede halk temsilcileri aracılığıyla silah ve parayı kontrol edemiyorsa o ülkedeki rejim demokrasi değildir. Has Parti iktidarında TSK derhal MSB’na bağlanacaktır, MSB bütçesi TBMM tarafından denetlenecektir. Ordu, uzmanlaşmış yüksek teknolojiyi kullanana bir orduya dönüştürülecek. Askerlik süresi üç aya indirilecek
-Kars’ta Yıkılan Anıt Kakkındaki Görüşleriniz Nelerdir? Sizce De O Anıt Bir ‘’Heykel’’ Midir ? Ucube Söylemini Nasıl Değerlendiriyorsunuz?
Ben bir sanatçının ortaya çıkardığı ürünü sanatsal açıdan değerlendirecek bir durumda değilim. Zaten bu tartışma da böyle bir tartışma değildi. Başbakan’ın çıkışı siyasiydi, klasik fay hattını seçim dolayısıyla tekrar yokladı, bunu seçmeni taraftara dönüştürmenin bir aracı olarak kullandı.
-İnternet İn Filtrelenmesi Ve Genel Olarak Bu Anlamdaki Sansürü Nasıl Değerlendirmektesiniz?
Sansürün hiçbir şeklini doğru bulmam. Ama ailelerin kendi iradeleri ile çocuklarının ruh sağlığını korumak için bazı kısıtlamalar yapabileceğini düşünüyorum. Zaten bunu sağlayan programlar da var.
-Anayasa Değişikliği Konusunda Partinizin Bir Önerisi Yada Taslağı Varmıdır? Anayasa Değişikliğine Destek Ve Katkı Verecekmisiniz?
Devleti birikim ve tahakküm aracı olmaktan çıkaracak, insanların ayrımcılığa uğramalarına son verecek, eşit yurttaşlık temelinde yani bir anayasaya ihtiyaç var. Bu güne kadar anayasaları hep seçkinler/askerler yaptı. Artık anayasayı halk yapmalı. Biz bu nedenle Anayasanın 175’şinci maddesini değiştirip dar bölge iki turlu bir seçimle sadece anayasa yapmakla görevli bir anayasa meclisi (kurucu meclis) oluşturmayı öngörüyoruz. Yani anayasayı halk yapacak. Kısıtlı, barajlı, adaletsiz bir seçimle oluşan meclisin yeni bir anaya yapmasını doğru bulmuyoruz.
-Siyaset Dışında Vaktinizi Neler Yaparak Değerlendirmektesiniz ? Hobileriniz Nelerdir ? Mesela Spor İle İlgilimisiniz ? Her Hangi Bir Takımın Taraftarımısınız ?
“Bize her yer Trabzon”. Sabahları bir saat yürüyüş, biraz koşma, bunlar spor sayılır mı, bilemiyorum. Siyasetin dışında öğretim üyeliği ve doktorluğu da sürdürüyorum. İstanbul Ticaret Üniversitesi’nde politik psikoloji dersi veriyorum. Torunlarım var vs.
-Siyasi Çalışmalarınız Aile Hayatınızda Aksamaya Neden Oluyor Mu? Bildiğim Kadarı İle Yedi Çocuk Sahibi Bir Babasınız, Çocuklarınıza Yeterli Zaman Ayırabiliyormusunuz ?
Evet, en büyük sorunum bu. Tüm yük eşimin üzerinde. Eğer hakkını helal etmese benim işim zor.
-Son Olarak Siyaset Yapmak İsteyen Gençlerimize Tavsiye Ve Önerileriniz Nedir? Bu Sorumla Birlikte Bize Zaman Ayrıdıgınız İçin Çok Teşekkür Ediyorum Şahsım Ve Okurlarımız Adına.
Siyaset iki şey için yapılır, daha doğrusu çekilir diyelim. Çünkü çok zor bir iştir. Birincisi, siyaset yoluyla çok büyük çıkarlar elde etmek, yani devleti birikim ve tahakküm aracı olarak kullanmak. İkincisi Allah rızası için, insanlık için. Mal-mülk-para-ün vs, dünya kime kalmış? İkincisi için siyaset çok önemlidir ve değer.

15 Mayıs 2011
Twitter : @cngzkync

13 Mayıs 2011

SÖYLEŞİ : Ak Parti Adana Mv.Adayı NECDET ÜNÜVAR


Bugünkü Konuğum , Ak parti Adana Mv.Adayı  Sayın Necdet Ünüvar.  Bir dönem önce de milletvekili olarak mecliste bulunan Sayın Necdet Ünüvar , 167 milletvekili nin yeniden aday gösterilmediği bu seçimlerde Adana 3. Sıradan yeniden aday gösterilerek , Sayın Erdoğan’ın yeni ekibinde de yer alması ile dikkatimi çeken adaylardan. Kendisi ile hem kendisini daha yakından tanımak için, hem de yeniden aday gösterilmesine dooğru uzanan süreci söyleştik.

-Sayın Ünüvar, Yeni Dönemde Sayın Erdoğan Tarafından Yeniden Aday Gösterildiniz,  Adana 3.Sıradan Mv.Adayı Gösterildiniz. Öncelikle Tebrik Ediyor Başarılar Diliyorum. Söyleşimize ‘Aday Gösterilmeniz Sizin İçin Süpriz Oldu Mu ? Aday Gösterileceğinizden Eminmiydiniz ?’’ Sorusuyla Başlamak İsterim.
Hayır, sürpriz olmadı ama bu, aday olacağımdan emin olduğum anlamına da gelmez. Bize düşen, hangi görev verilirse o doğrultuda yılmadan, bıkmadan çalışmaktır.

-Bir Tıp Doktoru Olarak, Neden Mesleğinizi İcra Etmek Yerine Siyaseti Tercih Ettiniz?
Bilindiği gibi 2002-2007 yılları arasında Sağlık Bakanlığı Müsteşarlığı yapmıştım. Bu süreçte belki mesleğimi yapamadım ama mesleğimle ilgili pek çok güzelliği hayata geçirme fırsatım olmuştu. Siyasette de aynı yönde çalışmalar yaptığımı düşünüyorum.

-Tıp Doktoru Olmanız Nedeniyle Ve Yeniden Aday Gösterilmenizden Hareketle, Ufukta Bir Saglık Bakanlığı Var Yada Olabilir Diyebilirmiyiz ?
Herhangi bir üst göreve talip olmak benim tarzıma uygun bir davranış değildir. Bize düşen şu aşamada Türkiye’yi daha yükseklere taşıyacak yönde çalışmaktır.

-Siyasetle Uğraştığınız Dönemde Doktorluk Karşyerinizle İlgili Olarak Kendinizi Yenileme Ve Güncel Tutmakla İlgili Bir Şeyler Yapıyormusunuz ? Milletvekilliği Süreniz Bittiğinde Kaldığınız Yerden Mesleğinize Devam Etmeyi Düşünüyormusunuz ?
Malesef mesleğimle ilgili olarak düzenli okumak mümkün olmuyor ama yine de fırsat buldukça gelişmeleri takip etmeye çalışıyorum.

-Bize Sayın Erdoğan İle İlk Tanışmanızı Anlatabilir Misiniz ?
Sayın Başbakanımızla Müsteşarlığım esnasında tanışmıştık.

-Siyasete Ak Parti İle Mi Başladınız  ? Ak Parti Öncesi Siyasi Çalışmalarınız Olmuş Muydu?
Siyasetle ilgilenmeye ilk kez Ak Parti ile başladım. Daha önce herhangi bir siyasi faaliyetim olmamıştı.

-Kayıp Çocukları Araştırma Komisyon Başkanı Olarak, Türkiye’de Çocuk Kayıplarının Önlenmesinde Yeni Denilebilecek Hangi Çalışmalarınız Var  Veye Olacak? 2010 Verilerine Göre 1570 Kayıp Çocuğun Bulunduğu Ülkemizdeki Bu Sayı Oldukça Fazla Sayılmazmı?
Her bir çocuğumuzun kaybı bile toplumda derin üzüntülere yol açmaktadır. Biz de “yeni kayıp çocuklar olmasın” diye çok detaylı bir çalışma yaptık ve çözüm önerilerimizi geçen hafta TBMM’ye sunduk. Rakamlara baktığımız zaman Batı ülkelerinden sayı fazla değil ama yine de ciddi tedbirler almamız gerektiğini söyleyebilirim.

-Ailenizde Daha Önce Herhangi Bir Partide Siyaset Yapan Biri Oldu Mu ? Siz Ailenizin İlk Siyaset Yapan Bireyimisiniz?
Ailemde benden önce siyasetle ilgilenen birisi yok.

-Siyaset Dışında Vaktinizi Ne Yaparak Değerlendirmektesiniz ? Hobileriniz Nelerdir   ? Mesela Spor İle İlgilimisiniz ? Hazır Spor Demişken Her Hangi Bir Takımı Tutmaktamısınız ?
Siyasetle yoğun bir şekilde uğraşınca diğer aktivitelere fırsat kalmıyor. Okumak için gayret sarfediyorum ancak spor yapmaya pek zamanım olmuyor. Takım olarak Beşiktaş, Adanaspor ve Adanademirspor’u tutuyorum. Başarılı olmalarını da can-ı gönülden temenni ediyorum.

-Adana Milletvekili Adayı Olarak, Adana Seçmenine En Önemli Diyebileceğiniz Projeniz Ve Vaadiniz Nedir ?
Tıp Doktoru kökenli bir siyasetçi olarak Adanalı vatandaşlarımızın sağlık hizmetlerinden daha fazla ve daha kaliteli yararlanacağı çok güzel projelerimizin son aşamasına geldik. Önümüzdeki birkaç yıl içinde Adana mükemmel sağlık tesislerine kavuşacak.

-Allah Bağışlasın 3 Çocuk Babası Bir Milletvekili Ve Şimdide Yeniden Aday Olarak, Çocuklarınıza Ve Ailenize Yeterli Zaman Ayırabiliyormusunuz  ? Çocuklarınızın Siyasete İlgileri Nasıl ?Aralarında Babaları Gibi Birgün Bende Milletvekili Olmak İstiyorum Diyen Ve  Planlayan Var Mı ?
2 kızım var, birisi Şehir Plancısı, siyaset düşünmüyor. Diğeri Lise 2’de okuyor. Oğlum İşletme Fakültesi 2.sınıfta okuyor, siyasetle şu anda kısmen  ilgili, siyasetçi kumaşı da var ama ileride ne olur bilemeyiz.

-Ak Parti Olarak Samimi Bir Özeleştiri Sorusu Sormam Gerekirse, Sağlık Alanında Şunuda Layığı Gibi Yapamadık Dediğiniz Bir Konu Varmıdr  ?
Sağlıkta 9 yıldır hakikaten müthiş şeyler yapıldı. Belki bazı hizmet alanları öne çıkmış olabilir ama şunu rahatlıkla söyleyebilirim: çok şey yapıldı ama inşallah daha çok şeyler yapılacak ve Türk insanı bunu hak ediyor.

-Devam Eden ETÖ Davası Sizce Türk Siyasi Hayatına Nasıl Bir Etki Yaratmaktadır ?
Bu davanın sanıklarından bazılarının aday yapılmasını Türk halkı ibretle takip etmektedir. Bu partilerin bazı yöneticilerinin ve bazı seçmenlerinin dahi bu tabloyu tasvip etmediğini düşünüyorum.

-Ak Partide Siyaset Yapmak Ve Milletvekili Olmak Üzere 6000 Civarı Başvuru Yapılmışken Sadece 167 Milletvekilinin Tekrar Aday Gösterilmemiş Olması, Genelde Müracatların Yeterlilik Anlamında Aranılan Kriterlere Çok Da Uymadığı Anlamına Mı Geliyor ?
TBMM’de 550 milletvekili var. Doğal olarak bazı aday adayları aday olamayacaktı. Bazı milletvekili arkadaşlarımız aday olmadılar, pek çoğu ile konuştum. Arkadaşlarımız hadiseyi metanet ve olgunlukla karşılamışlar. Sonuçta bu bir hizmet yarışı ve hizmetin tek yolu da milletvekili olmak değil.

-Yeniden Aday Gösterilmeyen Milletvekili Arkadaşlarınızdan En Çok Hangisine Şaşırdınız ?
Bu sorunuza isim olarak cevap vermem doğru olmaz. Hepsi birbirinden değerli arkadaşlar; milletvekili olmasalar bile milletin hizmetinde devam edecekler..

-Twitter Ve Diğer Sosyal Medya Araçlarının Siyasetçiye Fayda Sağladığını Düşünüyormusunuz?
Nereden baktığınıza bağlı.. Ben twitter ve diğer sosyal medya araçlarının toplumla iletişimimize katkı sağlayan unsurlar olarak görüyorum. Amacına uygun kullanırsanız harcadığınız zaman size avantaj olarak dönecektir.

-Kolay Ulaşılabilir Bir Milletvekilimisiniz ? Özellikle Adana’dan Seçmenleriniz Dilediklerinde Size En Kolay Nasıl Ulaşabilirler ?
Kolay ulaşılabilir bir milletvekili olduğumu söylüyorlar. Sekreterim, Danışmanım veya direkt olarak bana telefonla, elektronik posta ve twitter’la ulaşıp, irtibat kuruyorlar.

-Seçimlerle İlgili Olarak Partinizin Ve En Yakın Rakibiniz Olan CHP Nin Oy Oranları Hakkında Tahmininizi Alabilirmiyim ?
Ak Parti’nin %50 civarında, CHP’nin yarısı kadar oy alacağını düşünüyorum.

-MHP Nin Baraj Altında Kalma İhtimali Çok Konuşuluyor, Sizin Görüşleriniz Bu Konuda Nedir ?
Yapılan kamuoyu araştırmalarıı MHP’nin baraj sınırında olduğunu söylüyor.

-Sayın Devlet Bahçeli’nin , Sayın Fetullah Gülen Hakkında Yaptığı Ve Çok Konuşulan Açıklamaları İle İlgili Olarak Görüşlerinizi Alabilirmiyim?
Fetullah Gülen Hocaefendi siyasi bir figür değildir, eğitim faaliyetleriyle öne çıkmış bir kanaat önderidir. Dolayısıyla konu siyasetin değil olsa olsa eğitimin bir konusu olabilir. Eğitim faaliyetleriyle de özellikle yurt dışında göğsümüzü kabartan işler yapılmaktadır.

-Son Olarak Siyaset Yapmak İsteyen Gençlerimize Tavsiye Ve Önerileriniz Nedir?
Okusunlar, kendisini geliştirsinler. Siyaset yapacaklarsa sadece bugünün bilgisi yetmez, yarının bilgisine de sahip olmak zorundadırlar.
13 Mayıs 2011
Twitter : @cngzkync

9 Mayıs 2011

SÖYLEŞİ : Ak Parti İstanbul Mv.Adayı F.BİLAL ŞENER


Bugünkü Konuğum , Ak Parti İstanbul 1.Bölge Milletvekili Adayı F.Bilal Şener . Yeni dönemde milletvekili aday listelerinde genç adaylar arasında adı öne çıkan İmam Hatip Lisesi kökenli adaylardan biri. Bir süre önce açıklanan milletvekili aday listelerinde adının da yer alması sonrasında, yoğun seçim kampanyası çalışmaları dolayısıyla söyleşimize ancak vakit ayırabilen, Sayın Bilal Şener ile kendisini daha yakından tanımak üzere kısa bir söyleşi yaptım. Samimiyeti güleryüzü ve paylaştığı tüm bilgi ve açıklamalar nedeniyle kendisine  teşekkür ediyor başarılar diliyorum.

-Aday olduğunuzu ilk duyduğunuzda neler hissettiniz?
Öncelikle şunu belirtmek isterim;bizler uzun yıllardır süregelen teşkilat çalışmalarımız neticesinde edindiğimiz terbiye gereği AK Parti'li olmak vasfının ötesinde bir sıfat benimsemedik.Bizde aslolan Türkiye'nin köklü değişimine,kutlu yolculuğuna bir parça da olsa katkı sağlayabilmektir. Dolayısıyla bu gün aday olduğum için değil,samimiyetle ifade ediyorum. Milletvekili listelerinde olmak olmamak bizler için belirleyici bir unsur olmamıştır. Tabiiki her biri kendi alanlarında namzet olmuş binlerce aday adayı arasından böyle bir teveccühe mazhar olmakonur ve gurur verici. İsmimin listelerde açıklandığını duyar duymaz ilk hissettiğim duygu tabii ki tarifsiz bir mutluluk. Kolay değil büyük ustanın listesindesiniz ve siz onun "ustalık dönemi" olarak adlandırdığı dönemin meclisteki aktörlerinden birisi olmak üzere milletin tercihine sunulmuş bir isimsiniz. Tabii zamanla bu mutluluk duygusu yerini derin bir mesuliyet duygusuna terk etti.İçinden çıktığımız,temsil ettiğimiz misyonun,büyüklerimizin,bize güvenenlerin üzerimdeki sorumluluğu büsbütün arttı. Kuşkusuz bunda sayın başbakanımızın adayların açıklandığı basın toplantısında dile getirdiği " bu kadro sadece Türkiyenin değil Şam’ın, Gazze’nin, Bağdat’ın, ezilmiş, sindirilmiş mazlum milletlerinde umudu olacaktır" ifadesininde payı büyüktür.

-Aday Gösterilmeniz Sizin İçin Süpriz Oldu Mu ? Aday Gösterileceğinizden Eminmiydiniz ?
Aday gösterilmemi süpriz olarak görmem için sayın Başbakanımızın teşkilatçılığı ve teşkilatçılığa bakışı hakkında hiçbir bilgiye sahip olmamak gerek. Oysa sayın Başbakanımız gençlik yıllarından itibaren içinden geldiği teşkilatının tercih ve beklentilerini ziyadesiyle önemsemiştir.Temayül yoklamalarında teşkilatlarımızın şahsıma göstermiş olduğu onur verici teveccüh ortaya çıktığında aday gösterilmek beniç açımdan süpriz olmaktan çıktı.

-İçinden çıktığım,temsil ettiğim misyon dediniz biraz açarmısınız nedir bu misyon?
Bu misyon benliğimizi kazandığımız,kendimizi konumlandırmamıza,ifade etmemize vesile olan İmam-Hatip'lilik misyonudur. Bizim yetişme dönemimiz postmodern darbe olarak adlandırılan 28 Şubat sürecine tekabül etmiştir. Bizim kuşağımız ciddi badirelerden sıyrılarak bugünlere gelmiştir. O kuşağın siyasetteki temsilcilerinden birisiyim bu hiçde yabana atılır bir yük değil.

-Esnaflık yaptığınızı göz önünde bulundurduğumuzda nasıl bir katkı sağlıyor mesleğiniz size siyasette?
Üç kuşak esnaflık yapmış bir ailenin çocuğu olarak babamızdan öğrendiğimiz alaylı tüccarlık tecrübesini iktisat fakültesinde tahsil ettiğimiz eğitimle birleştirerek buradayız. Sarraflık hakkında pekçok söz ve deyim kullanılmış bir meslektir. Bunların başında insan sarraflığı tabiri gelir bakış açısındaki zenginliği,öngörülü olmayı işaret eder. Özellikle Osmanlı döneminde sarraflık mesleğini icra edenler toplumda ziyadesiyle muteber kişi olarak görülür,mahkemeler özellikle bu meslek erbabının şahitlik etmesini dilermiş. Oluşan bu köklü güven unsuru bugünde büyük ölçüde varlığını muhafaza etmekte. Güvenle bu derece özdeşleşmiş bir mesleki disiplinden yetişmiş birisi olarak bu duruşu siyasette de sürdüreceğimi düşünüyorum.

-Peki bir İmam-Hatip mezunu olarak İHL lerin devam eden sorunları hakkında ne düşünüyorsunuz?
Cümleleri net kuralım, İmam-Hatip Liseleri ve eğitim özgürlüğü konusundaki mevcut engeller antidemokratik dönemlerin bizlere bıraktığı mirastır. Dolayısıyla bu konudaki meseleler halkımızın talep ve beklentileriyle örtüşür hale gelmediği müddetçe tam olarak demokratikleşmeyi sağlamış bir ülke olduğumuzu söyleyemeyiz. Bakınız bir kaç gün evvel CHP İmam-Hatip Lisesi mezunlarının da polis olmasına olanak sağlayan düzenlemeyi anayasa mahkemesine götürdü. Tek başına bu husus bile satükocu zihniyetin dindar insanlarımıza karşı taşıdığı kin ve nefreti açıkca ortaya koymaktadır."Ben insan ayırmam" diyen bir genel başkanın halkın gözünün içine baka baka söylediği bu yalan evrensel sol değerlerin ülkemizdeki iz düşümü adına gerçekten hüzünlü bir durum. İnşallah 13 Haziran sabahı ülkemiz yeni bir anayasa için kollarını sıvadığında bir çok anlamsız yasak ve düzenleme gibi İmam-Hatip Liseleri ve eğitim özgürlüğü önündeki engellerde tarih çöplüğündeki yerini alacaktır. Birkez daha tekrar etmekte fayda var, bu yasaklar askeri vesayetin ve antidemokratik düzenlemelerin izlerini barındıran uygulamalardır ve süratle ortadan kaldırılması gereken düzenlemelerdir.

-Siyasete ilk olarak Ak Parti ile mi başladınız?
Siyasete Milli Görüş kadrolarında başladım.

-Ailenizde daha önce siyasetle uğraşan kimse oldu mu?
Şöyle diyeyim bende babam gibi milli görüş kadrolarında siyasete başladım.

-Seçilme olasılığı zor bir yerdesiniz, ne düşünüyorsunuz?
Ak Parti siyasetin Barcelonası'dır.Nasıl Barcelona çıktığı her maçın tartışmasız favorisiyse Ak Parti'nin vekil adaylarıda sırası ne olursa olsun seçilme şansı en yüksek olan adaylardır. Dolayısıyla seçilme olasılığı üzerinden konuşmanın bir anlamı yok, aslolan alışmaktır, gayrettir, sadakattir,liyakattir. Biz bu erdemleri uhdemizde barındırmak için gayret sarf ediyoruz. Mühim olan budur. Adaylık, vekillik, başkanlık bunlar gelip geçici şeyler aslolan sayın Başbakanımızında sıkça ifade ettiği gibi "baki olan kubbede hoş bir sada bırakmak".

Siyaset ve iş dışında boş vaktinde nelerle uğraşır Bilal Şener?
Siyaset ve iş dışında mı? Kalan zamanlarımda ilgilenmem gereken bir ailem var. Ama hobi olarak soruyorsanız binicilikde oldukça iyiyimdir ayrıca profösyonel bir fotoğraf makinem var zaman buldukça kendimi amaçsızca sokaklara bırakır ve elimde fotoğraf makinemle istanbul sokaklarında kaybolmaya bayılırım.

09 Mayıs 2011
Twitter : @cngzkync