Bugünkü Konuğum , Ak Parti İstanbul 1.Bölge Milletvekili Adayı F.Bilal Şener . Yeni dönemde milletvekili aday listelerinde genç adaylar arasında adı öne çıkan İmam Hatip Lisesi
kökenli adaylardan biri. Bir süre önce açıklanan milletvekili aday
listelerinde adının da yer alması sonrasında, yoğun seçim kampanyası
çalışmaları dolayısıyla söyleşimize ancak vakit ayırabilen, Sayın Bilal Şener
ile kendisini daha yakından tanımak üzere kısa bir söyleşi yaptım.
Samimiyeti güleryüzü ve paylaştığı tüm bilgi ve açıklamalar nedeniyle
kendisine teşekkür ediyor başarılar diliyorum.
-Aday olduğunuzu ilk duyduğunuzda neler hissettiniz?
Öncelikle
şunu belirtmek isterim;bizler uzun yıllardır süregelen teşkilat
çalışmalarımız neticesinde edindiğimiz terbiye gereği AK Parti'li olmak
vasfının ötesinde bir sıfat benimsemedik.Bizde aslolan Türkiye'nin köklü
değişimine,kutlu yolculuğuna bir parça da olsa katkı sağlayabilmektir.
Dolayısıyla bu gün aday olduğum için değil,samimiyetle ifade ediyorum.
Milletvekili listelerinde olmak olmamak bizler için belirleyici bir
unsur olmamıştır. Tabiiki her biri kendi alanlarında namzet olmuş
binlerce aday adayı arasından böyle bir teveccühe mazhar olmakonur ve
gurur verici. İsmimin listelerde açıklandığını duyar duymaz ilk
hissettiğim duygu tabii ki tarifsiz bir mutluluk. Kolay değil büyük
ustanın listesindesiniz ve siz onun "ustalık dönemi" olarak adlandırdığı
dönemin meclisteki aktörlerinden birisi olmak üzere milletin tercihine
sunulmuş bir isimsiniz. Tabii zamanla bu mutluluk duygusu yerini derin
bir mesuliyet duygusuna terk etti.İçinden çıktığımız,temsil ettiğimiz
misyonun,büyüklerimizin,bize güvenenlerin üzerimdeki sorumluluğu
büsbütün arttı. Kuşkusuz bunda sayın başbakanımızın adayların
açıklandığı basın toplantısında dile getirdiği " bu kadro sadece
Türkiyenin değil Şam’ın, Gazze’nin, Bağdat’ın, ezilmiş, sindirilmiş
mazlum milletlerinde umudu olacaktır" ifadesininde payı büyüktür.
-Aday Gösterilmeniz Sizin İçin Süpriz Oldu Mu ? Aday Gösterileceğinizden Eminmiydiniz ?
Aday
gösterilmemi süpriz olarak görmem için sayın Başbakanımızın
teşkilatçılığı ve teşkilatçılığa bakışı hakkında hiçbir bilgiye sahip
olmamak gerek. Oysa sayın Başbakanımız gençlik yıllarından itibaren
içinden geldiği teşkilatının tercih ve beklentilerini ziyadesiyle
önemsemiştir.Temayül yoklamalarında teşkilatlarımızın şahsıma göstermiş
olduğu onur verici teveccüh ortaya çıktığında aday gösterilmek beniç
açımdan süpriz olmaktan çıktı.
-İçinden çıktığım,temsil ettiğim misyon dediniz biraz açarmısınız nedir bu misyon?
Bu
misyon benliğimizi kazandığımız,kendimizi konumlandırmamıza,ifade
etmemize vesile olan İmam-Hatip'lilik misyonudur. Bizim yetişme
dönemimiz postmodern darbe olarak adlandırılan 28 Şubat sürecine tekabül
etmiştir. Bizim kuşağımız ciddi badirelerden sıyrılarak bugünlere
gelmiştir. O kuşağın siyasetteki temsilcilerinden birisiyim bu hiçde
yabana atılır bir yük değil.
-Esnaflık yaptığınızı göz önünde bulundurduğumuzda nasıl bir katkı sağlıyor mesleğiniz size siyasette?
Üç
kuşak esnaflık yapmış bir ailenin çocuğu olarak babamızdan öğrendiğimiz
alaylı tüccarlık tecrübesini iktisat fakültesinde tahsil ettiğimiz
eğitimle birleştirerek buradayız. Sarraflık hakkında pekçok söz ve deyim
kullanılmış bir meslektir. Bunların başında insan sarraflığı tabiri
gelir bakış açısındaki zenginliği,öngörülü olmayı işaret eder. Özellikle
Osmanlı döneminde sarraflık mesleğini icra edenler toplumda ziyadesiyle
muteber kişi olarak görülür,mahkemeler özellikle bu meslek erbabının
şahitlik etmesini dilermiş. Oluşan bu köklü güven unsuru bugünde büyük
ölçüde varlığını muhafaza etmekte. Güvenle bu derece özdeşleşmiş bir
mesleki disiplinden yetişmiş birisi olarak bu duruşu siyasette de
sürdüreceğimi düşünüyorum.
-Peki bir İmam-Hatip mezunu olarak İHL lerin devam eden sorunları hakkında ne düşünüyorsunuz?
Cümleleri
net kuralım, İmam-Hatip Liseleri ve eğitim özgürlüğü konusundaki mevcut
engeller antidemokratik dönemlerin bizlere bıraktığı mirastır.
Dolayısıyla bu konudaki meseleler halkımızın talep ve beklentileriyle
örtüşür hale gelmediği müddetçe tam olarak demokratikleşmeyi sağlamış
bir ülke olduğumuzu söyleyemeyiz. Bakınız bir kaç gün evvel CHP
İmam-Hatip Lisesi mezunlarının da polis olmasına olanak sağlayan
düzenlemeyi anayasa mahkemesine götürdü. Tek başına bu husus bile
satükocu zihniyetin dindar insanlarımıza karşı taşıdığı kin ve nefreti
açıkca ortaya koymaktadır."Ben insan ayırmam" diyen bir genel başkanın
halkın gözünün içine baka baka söylediği bu yalan evrensel sol
değerlerin ülkemizdeki iz düşümü adına gerçekten hüzünlü bir durum.
İnşallah 13 Haziran sabahı ülkemiz yeni bir anayasa için kollarını
sıvadığında bir çok anlamsız yasak ve düzenleme gibi İmam-Hatip Liseleri
ve eğitim özgürlüğü önündeki engellerde tarih çöplüğündeki yerini
alacaktır. Birkez daha tekrar etmekte fayda var, bu yasaklar askeri
vesayetin ve antidemokratik düzenlemelerin izlerini barındıran
uygulamalardır ve süratle ortadan kaldırılması gereken düzenlemelerdir.
-Siyasete ilk olarak Ak Parti ile mi başladınız?
Siyasete Milli Görüş kadrolarında başladım.
-Ailenizde daha önce siyasetle uğraşan kimse oldu mu?
Şöyle diyeyim bende babam gibi milli görüş kadrolarında siyasete başladım.
-Seçilme olasılığı zor bir yerdesiniz, ne düşünüyorsunuz?
Ak Parti siyasetin Barcelonası'dır.Nasıl
Barcelona çıktığı her maçın tartışmasız favorisiyse Ak Parti'nin vekil
adaylarıda sırası ne olursa olsun seçilme şansı en yüksek olan
adaylardır. Dolayısıyla seçilme olasılığı üzerinden konuşmanın bir
anlamı yok, aslolan alışmaktır, gayrettir, sadakattir,liyakattir. Biz bu
erdemleri uhdemizde barındırmak için gayret sarf ediyoruz. Mühim olan
budur. Adaylık, vekillik, başkanlık bunlar gelip geçici şeyler aslolan
sayın Başbakanımızında sıkça ifade ettiği gibi "baki olan kubbede hoş
bir sada bırakmak".
Siyaset ve iş dışında boş vaktinde nelerle uğraşır Bilal Şener?
Siyaset
ve iş dışında mı? Kalan zamanlarımda ilgilenmem gereken bir ailem var.
Ama hobi olarak soruyorsanız binicilikde oldukça iyiyimdir ayrıca
profösyonel bir fotoğraf makinem var zaman buldukça kendimi amaçsızca
sokaklara bırakır ve elimde fotoğraf makinemle istanbul sokaklarında
kaybolmaya bayılırım.
09 Mayıs 2011
Twitter : @cngzkync