17 Ocak 2013

Mehmet Ali Birand


Ah be abi...
Hani bize, ‘’ kimselere söz vermeyin’’ demiştiniz ?...
Hani sizin her koşulda gülümseyebilen o yüzünüzden haber dinleyecektik ?...
Hani meselelere hoşgörülü bir dille yapacağınız yorumları dinleyecektik ?...
Hani belki yine o bizleri gülümseten gaflarınızdan birini yapacaktınız ?...
Hani yine buluşacaktık ?...
Hani bugün Diyarbakır’da sulh içinde provokasyonsuz geçen töreni anlatacaktınız ?...
Hani o sevincinizi bizlerle paylaşacaktınız ?...
Randevunuza gelmediniz, belli ki gelemediniz...
Öyle ya, son randevudan hangimiz kaçabileceğiz ki...
Unutmadan aklımdayken ;
Hani size , Etiler de yol üstündeki bir manavda rastlamıştım da, kim olduğunuzu, yani Gazeteci Mehmet Ali Birand olduğunuzu bilmeden, ‘’Abi anlıyorsanız benim için de bir kavun seçer misiniz’’ diye ricada bulunmuştum ya... Yirmi yedi sene önceydi..
Siz de gülerek, biraz da şaşkınlıkla, ama hoşgörüyle, ‘’anlarım tabi, dur seçeyim’’ demiş, sonra da bir kaç kavunu test ettikten sonra bana dönerek ‘’hah tamam, bunu al, bak bu nefis çıkacak’’ demiştiniz...
Sonra da ‘’Madem ben seçtim,  bu da benden olsun demiştiniz’’...
Israrla parasını da siz ödemiş, bana ödettirmemiştiniz ya hani...
İşte o kavun varya, bal gibi çıkmıştı bal...
O günden kalan hakkınızı helal edin abi...
Benden yana varsa okuyucu ve izleyici haklarım helaldir...
Gittiğiniz yerde mutlu olun, huzur bulun...
Yaradan rahmetinden sizi esirgemesin...
Taksiratınızı affetsin...
Cennetinden yer versin...

17 Ocak 2013
Twitter : @cngzkync